BABA MİRASINA SAHİP ÇIKIYOR

Samsun'un Terme ilçesinde yaşayan emekli öğretmen ve yazar Seyfi Günaçtı, babasından kalan alışkanlıkla 64 yıldır gazete ve kupürlerini biriktiriyor.

İlçede bir dönem Milli Eğitim Müdürlüğü ve öğretmenlik yapan, yerel gazetelerde köşe yazılarının yanı sıra kitap da yazan 72 yaşındaki Günaçtı, evindeki gazete arşiviyle dikkati çekiyor. Arşivinde, en eskisi 1957 yılına ait gazeteden günümüze kadar, artık yayın hayatında olmayan pek çok gazete bulunan Günaçtı'nın en büyük sorunu ise evinde arşivi için yeterli alan bulamaması. Günaçtı, gazetenin yanı sıra dergi, bazı dokümanları da biriktirdiğini, böylece ilgi duyduğu konularda derinlemesine araştırma yapabildiğini ve bilgilerini yazılarına yansıtarak okuyucularına sunmaya devam ettiğini söyledi. Arşiv alışkanlığının kendisine babasından kaldığını anlatan Günaçtı, şunları dile getirdi: "Rahmetli babam çarşıya gittiğinde mutlaka cebinde bir gazeteyle gelirdi. Ben de o yaşlarda hayvan otlatırken tabii insanın canı sıkılıyor, bu gazeteleri küçük ilanlarına kadar okurdum. Gazete okuma alışkanlığım böyle başladı. Babam da bazı gazeteleri biriktirmişti. Onun sandığında gazeteler vardı. O gazetelerden birkaç tanesi de hala bende var. Önemli saydığım gazeteleri babamdan kalma alışkanlıkla biriktiriyorum." Yer sorunu yaşadığı için artık haber kupürlerini keserek dosyaladığını aktaran Günaçtı, "Biriktirdiğim gazeteler zamanla evde çok yer kaplamaya başladı. Hanımla bu konuda sorunlar yaşıyorduk. Buna çözüm olarak gazetenin önemli gördüğüm yazılarını, haberlerini, gazete kupürlerini saklamaya dönüştü. Kupürleri sakladığım için de birçok dosya oluştu. Bir sefer saydığımda 74 tane dosya vardı." diye konuştu. Öğrencisine doğum gününde, doğduğu güne ait gazete hediye etti Öğretmenlik yaptığı yıllarda bir öğrencisine, doğduğu gün yayımlanan gazeteyle sürpriz yaptığını belirten Günaçtı, "Enteresan bir hediye vermeyi düşündüm. İdareden son sınıf öğrencilerinin doğum tarihlerini çıkardım. Bir öğrencimin doğum tarihi tutuyordu. Diploma töreninde hediyeyi kendisine verdim. Hediyesini açtığında ise doğduğu güne ait bir gazeteyi görünce çok şaşırdı, ilginç oldu. İki sene daha hediye vermeye devam ettim." dedi. Dijital yayınların hiçbir zaman bir kitabın, gazetenin yerini tutmayacağını savunan Günaçtı, "Bu gazeteler önemli. Dijital sistem olsa bile gazetenin yaşaması gerekiyor." ifadelerini kullandı.