Ordu Üniversitesi'nde Skandallar Zinciri: Kayırmacılık İddiaları Gündemde
Ordu Üniversitesi'nde yaşanan skandallar zincirine bir yenisi daha eklendi. Genel Sekreter Serkan Yalkın’ın göreve gelir gelmez başlattığı kadrolaşma faaliyetleri, üniversite camiasında büyük yankı uyandırdı. Yalkın, göreve başlamasının hemen ardından, eşini başka bir kurumdan alarak üniversite kütüphanesine sorumlu olarak atamıştı. Bu atama henüz tartışmaların dinmediği bir dönemde, eşinin yalnızca anaokulu öğretmenliği diplomasına sahip olduğu ve önceki dönemde de buna rağmen -başka bir alanda- Bilgi İşlem Başkanlığına atandığı ortaya çıktı. Alan dışındaki bu atama, üniversitenin kadro politikalarına olan güveni sarsarken, kayırmacılık iddialarını da güçlendirdi.
Rektör Yardımcısı Alparslan İnce'nin Görevlendirmeleri de Tepki Çekti
Skandalların odağındaki bir diğer isim ise Rektör Yardımcısı Alparslan İnce. Göreve gelir gelmez kayınını İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi'ne müdür olarak atayan İnce, üniversitede adil ve şeffaf bir yönetim anlayışına olan inancı zedeledi. Bu atama, üniversite çalışanları ve öğrenciler arasında ciddi tepkilere yol açtı. Üniversitenin liyakat esaslarına uygun bir kadro politikası izlemesi gerektiği yönündeki talepler giderek artarken, İnce’nin bu tutumu, üniversitenin itibarına zarar veren bir diğer unsur olarak değerlendirildi.
Kamuoyunun Tepkisi ve Üniversite Yönetiminden Beklenen Açıklama
Bu gelişmeler, kamuoyunda büyük yankı uyandırırken, üniversite yönetiminin bu iddialara ilişkin nasıl bir tutum sergileyeceği merak konusu. Ordu Üniversitesi'nin, akademik kadroların atanmasında şeffaflık ve liyakat esaslarını gözetmesi gerektiği yönündeki beklentiler, kamuoyu ve üniversite camiası tarafından sıkça dile getiriliyor. Üniversite yönetiminin bu iddialara karşı nasıl bir yanıt vereceği ve gelecekte benzer skandalların yaşanmaması için ne tür önlemler alacağı yakından takip edilecek.